İşçi sendikalarında neler oluyor ?

 27 Mart'ta kartal belediyesi önünden sendikacıların bu anti demokratik tutumuna karşı iki şube yöneticisi ve bir işçi temsilcisi Ankara'ya sendika genel merkezinin önüne Adalet Yürüyüşü'ne başladı ve bugün de 15.30 da basın açıklaması gerçekleştirdi.

Gerçekleştirilen basın açıklamasında ise şunlara yer verildi:

Merhaba sevgili arkadaşlar, hepiniz hoşgeldiniz

Burada olmamızın nedeni, Genel İş yönetiminin  sendikayı kötü ve keyfi bir şekilde yönetmesidir. Bir işçi örgütü böyle yönetilemez.

Seçilmiş şubeye kayyum atamak, temsilcileri görevden almak, seçilmiş temsilcileri görevlendirmemek, toplu iş sözlesmelerini işçilerin onayı dışında imzalamak, işverenle işbirliği yaparak Toplu İş sözleşmelerini enflasyon altında imzalamak, disiplin soruşturmaları ile öncü işçileri susturmak, işten attırmaya çalışmak, şube seçimlerine müdahale etmek gibi son derece olumsuz pratikler binlerce işçiyi huzursuz ediyor. 

Genel Merkez yönetiminin uygulamaları hiç bir işçiyi şaşırtmıyor artık. Her işçi, bir işçi örgütünde olmaması gereken bu olumsuz örnekleri iliklerine kadar hissediyor. Bizler, 5 yıldır bu kötü örnekleri yaşayarak öğrendik. 

Artık, "Genel İş yöneticileri daha kötüsünü yapar mı" sorusuna tereddütsüz EVET diyoruz. Kötülüğün dibi yok. Ama biz buraya, onca yolu,  adalet yürüyüşü yaparak geldiğimize göre, ağlamayacağız, dert yakınmayacağız, aman dilemeyeceğiz. 

Bu küçük azınlığın Şımarıklığını mahkum etmeye ve yeni olanı ilan etmeye geldik. Biz buraya, işçi sınıfının, belediye işçilerinin daha demokratik, işçiye saygılı, mücadeleci bir sendikayı hep birlikte nasıl yaratabiliriz diye yürüdük. 

Sadece eleştiren değil, sadece hayıflanan değil, sadece yanlışı gösteren değil, sadece üzülüp tekrar İstanbul'a dönen değil, bugün buraya bu tabloyu nasıl dağıtacağız, yenisini nasıl kuracağız, onu göstermeye geldik. 

Bugün bütün deneyimlerimize dayanarak rahatlıkla şunu söyleyebiliriz. Yeni bir sendikal mücadele yolunu açmış bulunuyoruz. İşçi sınıfına yeni bir odak lazım, yeni bir kültür lazım. Bugün bu alanda toplanan işçi arkadaşlarımız ve daha fazlası buna adaydır. 

Biz buna adayız. Mutlaka değiştireceğiz. Değiştirmek istediğimiz sadece sendika yöneticileri değil, bir kültürü değiştireceğiz. Yeni bir işçi hareketi yaratacağız. 

Biz, işçilere karşı suç işlemedik. Yalan söylemedik. Toplu iş sözleşmelerini ucuza kapatmadık. Üye işçilerimizi bizim gibi düşünmediler diye işten attırmadık, canlarını yakmadık, ekmeklerini küçültmedik, sendikayı Tiranların yurdu haline getirmedik.

Biz, bütün sendikal çalışmaları işçi arkadaşlarimiz ile birlikte yaptık. Gündelik sorunların çözülmesi için sorumluluk aldık. Müthiş bir özveri ile çalıştık. Ücret ve sosyal hakların artması için azami çaba sarf ettik, bu uğurda bedeller ödedik. 

Bugün burada, işçi sınıfına bir program ve bir yol öneriyoruz. Sendika üyesi arkadaşlarımıza politik bir yol öneriyoruz.Ve diyoruz ki, şu ana kadar önümüze sendikal mücadele diye konan, ama işçi sınıfından yana olmayan tüm pratiklerden kopalım, yeni bir başlangıç yapalım. 

Yatay işçi örgütlenmelerinin, taban örgütlenmelerinin kurulmasını sağlayalım.Her yerde işçi komiteleri kuralım. Katılımcılık ve şeffaflık en temel felsefemiz olsun. İşçilerin aidatlarıyla geçimini sağlayan sendikacıların işçilere parmak sallamasına son verelim.

Gece yarısı, işçilerin iradesi dışında  toplu iş sözleşmesini imzalayan zihniyeti içimizde barındırmayalım. Seçilen şubeleri ve temsilcileri, özellikle işçilerin haklarını sonuna kadar savunuyorlarsa değil onları tasfiye etmek başımızın üstünde taşıyalım.

Sendika tüzüklerini değiştirelim. Sendika tüzüklerini değiştirelim. Sendika tüzüklerini değiştirelim. Sendikalarda eşit temsil mücadelesini yükseltelim. Tek adam rejimine son verelim.

Diyarbakırlı işçi arkadaşlarımızın dediği gibi "işçiler yarına bırakır yanınıza bırakmaz." 

Sendikayı işçiye zulmeden değil, onun hizmetkârı yapalım.Sendika yöneticilerinin işçiyken aldıkları maaşı  almasını sağlayalım. Astronomik sendika aidatlarını düşürelim.

Sendika organlarında en fazla iki dönem yöneticilik yapılmasını sağlayalım.Bunlar bizim sözümüzdür, programımızdır, ilkelerimizdir, yol haritamızdır. 

Genel iş üyesi tüm işçi arkadaşlarımızı, biraz önce önerdiğimiz program etrafında birleşmeye ve kenetlenmeye çağırıyoruz. Birleşen işçiler yenilmezler.